image

Doğal Afetler Sonrası Gelişen Travma Sonrası Stres Bozukluğu

Doğal afetler kitlesel can ve mal kaybına sebep olan, insanlar için birçok fiziksel, sosyal, ekonomik kayıpları ortaya çıkaran,  hayatımızın akışını durdurabilen travmatik olaylardır. Doğal afetler dediğimizde; depremler, yangınlar, sel baskınları, toprak kaymaları, fırtına ve kasırgalar, çığ düşmesi, yanardağ patlamaları ya da kıtlık, kuraklık gibi birçok yıkıcı olay ilk akla gelen olaylar arasındadır. Doğal afetler düşünülenin aksine çoğu zaman kısa süreli olaylar değildirler, olup bitmezler.  Esas zorluk olayın ardından gelenlerdir. Yaşanan afetin kendisi kısa zamanlı olsa bile günlerce ya da aylarca ardından getirdiği stresli etkileri devam eder. Hatırlarsanız ülkemizde en büyük doğal afetin yıkımlarından birini 1999 Gölcük ve Düzce depremlerinde yaşamıştık. Deprem öyle büyük bir yıkım yarattı ki arkasında bıraktığı fiziksel, duygusal ve sosyal yıkımın enkazını toplayabilmek için Afet ve Acil Durum Yönetim Başkanlığı (AFAD) kurulmuştu. Sonrasında Van, Elazığ ve İzmir’de yıkımlar ve ölümlerle sonuçlanan depremler oldu. Neredeyse her yıl doğu Karadeniz bölgesi başta olmak üzere, Artvin ve Rize de meydana gelen sel felaketleri, 2021 yılında Kastomunu ve çevresinde de yaşanan ve büyük yıkımlara sebep olan bir sel felaketi yaşandı. Yine aynı yılın yaz aylarında yaklaşık 15 gün boyunca devam eden ve kıyı Akdeniz'de ayrı ayrı birçok noktada ortaya çıkan ve günlerce söndürülemeyen yangınlar büyük bir tahribata sebep oldu. Tüm bu yaşanan felaketlere baktığımızda ne kadar zor ve yıkıcı deneyimler yaşandığını ve malesef gelecekte yaşanmaya da devam edeceğini görebiliyoruz.  

Travmatik yaşam olayı nedir?

Travma; ölüm, fiziksel yaralanma ya da cinsel şiddeti doğrudan yaşamak, bunların başına gelme ihtimali ile karşı karşıya gelmek, bir yakının başına geldiğini deneyimlemek ya da yakınının başına geldiğini öğrenmek ile ilişkili stresli yaşam olaylarıdır.1 doğal afetler önemli  travmatik olaylardır.  Amerika’da yapılan çalışmalarda hayat boyunca travmatik bir olayı deneyimleme oranı %50-60 olarak bulunmuştur.2 Bu oran her iki kişiden birinin hayatının bir döneminde travmatik bir olay yaşadığını gösterir. Bu noktada travmatik bir olayı deneyimlemenin psikolojik sağlığımız üzerinde ne denli olumsuz etkileri olacağını görmezden gelemeyiz. 

Doğal afetlerin getirdiği travmatik stres belirtileri nelerdir?

Travmatik bir olay sonrasında ortaya çıkan travmatik stres belirtilerinin bir aydan daha uzun sürmesi bu durumun kronik bir hale gelebileceğini düşündürür. Bu kronik travmatik stres belirtilerinin olması travma sonrası stres bozukluğu (TSSB) olarak karşımıza çıkar. Bu sebeple doğal afetlerin doğası gereği eğer karşılaşılan yıkım ve tahribat fazlaysa afet sonrasında gündelik hayata yeniden dönmek ve eski iyilik halininin ortaya çıkması bir aydan daha uzun sürecektir. Deprem gibi en korkutucu olan afetlerden sonra eskiye dönmenin çok daha uzun zaman aldığını, enkaz kaldırma ve yeniden inşa için gereken sürenin aylar hatta yıllar olduğunu düşündüğümüzde TSSB için olası risk de artmaktadır. 

TSSB yaşayan kişiler yaşadıkları travmatik olayı istem dışı ve tekrarlı şekilde yeniden oluyormuş gibi hatırlarlar. Olaya dair anıları ve kabusları vardır. Olayı hatırladıklarında  terleme, çarpıntı, boğuluyormuş gibi olma, göğüste sıkışma hissi, kaslarda gerginlik hali gibi yoğun fizyoloijk tepkiler gösterirler. Travmatik olayı hatırlamaktan, düşünmekten kaçınırlar. Travmatik olaya ilişkin hem kendisine hem de çevresindekilere yönelik birçok olumsuz düşünceleri vardır. Suçlamaları, insanlara olan güvenlerinin sarsılması, çevresindeki diğer insanlardan uzaklaşmaları olasıdır. Daha sinirli ve öfkeli olabilirler. Dikkat sorunları yaşayabilir ve çevresindeki seslere karşı aşırı duyarlı olarak irkilme tepkileri olabilir. Sevgi, mutluluk, heyecan gibi olumlu duyguları hissetmekte zorlanırlar. Kimseyi sevmiyor ya da onlara karşı eskisi kadar ilgi duymadıklarını hissedebilirler. Bu yaşanılan stres belirtilerinin bir aydan uzun sürmesi ve iş, okul ve ev yaşamında hayat kalitesinin bozulması bu durumun kronik bir hal almaya başladığını gösterir.1

Doğal Afetler Neden Travmatik Etkiler Bırakır? 

Doğal afetler  zamanı ve yıkıcılığı tahmin edilemeyen olaylardır. Deprem, yangın ya da sel felaketi gibi olaylar; öncesinde öngörülemez ve etkileri kontrol edilemez. Hepimiz yaşadığımız yerin, şehrimizin, evimizin doğal olarak güvende olduğunu bilmek isteriz. Güvende hissetmek temel bir psikolojik ihtiyaçtır. v. Doğal afetler güvende olduğumuz gerçeğini sarsıcı şekilde yıkan olaylardır. Güvende ve emin hissettiğimiz evimiz, şehrimiz ya da yaşadığımız dünya artık güvenli ve emin değildir. Doğal afetin ardında bıraktığı bir yıkım, bir enkaz ve onlarca insanın kaybı vardır. Bu bağlamda kişinin çaresizliği, gelecekteki olayların kontrol edilemezliği ve öngörülemezliği, yaşamın tehlikede  ve güvensiz olduğunu düşünmesi TSSB geliştirme olasılığını arttırmaktadır. Tabi ki belirsiz ve kontrol edilemeyen bir stres faktörü olduğunda onu anlamlandırmaya ve kontrol etmeye çalışmak isteyebiliriz. Ancak daha az kontrol edilebilir ve daha az öngörülebilir olan doğal afetler gibi olayların TSSB’ye yol açma olasılığı yüksektir. Yani kontrol algısı felaketin gerçek olasılıklarından daha önemlidir.3

Travmatik stres belirtilerini azaltmaya çalışırken kişi nasıl davranır? 

Yaşanan bir doğal afet sonrasında ne olduğunu ve onun ortaya çıkardığı yıkıcı etkileri farketmek için geçen bir zaman dilimi vardır. Olay anında ilk yaşanan şok duygusu zamanla yerini derin bir korku ve kaygıya bırakır.. Hepimiz afet sonrasında güvende hissetmek, yaşananları anlamlandırmak ve sonrasında tekrarlanabilecek bir olumsuz olayın ya da afetin devam eden etkilerinin kontrol edilmesini sağlamaya çalışmak isteriz. Bu sebeple duyulan yoğun kaygı ve korkuyu yönetmek için aslında işe yararmış gibi düşünülen ancak işlevsiz olan çeşitli baş etme stratejileri geliştirilir. Örneğin; deprem sonrasında sürekli olarak sallanıp sallanmadığını lambaya bakarak kontrol etmek, evde yalnız kalmamak, tek başına banyo yapmamak, karanlıkta kalmamak, dışarıya çıkmasına uygun kıyafetlerle uyumak, binaların yüksek katlarında ya da aşağı katlarında kalamamak, depremle ilgili rasathane verilerini sürekli kontrol etmek, tekrarlı şekilde deprem haberlerini izlemek ya da depremin korkutuculuğunu hatırlattığı için deprem haberlerini hiç izleyememek, evin güvenli yerlerini tespit etmeye çalışmak ve oralarda vakit geçirmek, deprem olduğunda nasıl kaçacağına, nasıl hayatta kalacağına ve evinin güvenli olup olmadığına dair tekrarlı düşünmek gibi baş etme davranışları vardır. Ancak tüm bu davranışlar kişilerin olası deprem kaygılarını ve korkularını anlık olarak azaltırken, felaketin öngörülemezliğini de kontrol etmeye yönelik kaçınma davranışlardır.4

Travmanın psikolojik etkileri terapide Nasıl Ele Alınır ?

Travmatik bir doğal afet deneyimi ve sonrasında gelişen TSSB için en etkili psikoterapi yöntemleri; travma odaklı terapi müdahaleleridir. Bunlardan Bilişsel Davranışçı Terapinin müdahale tekniklerinden özellikle kontrol odaklı tedavi protokolleri etkili terapi yöntemdir. Bu bağlamda travmatik olay sonrası gelişin travmatik stres etkilerini azaltmak, kişinin travmatik olayın olasılığında yönelik duyduğu kaygı ve korkuya yönelik kaçınma davranışlarını azaltarak bu duygulara yönelik kontrol algısını geliştirmek öncelikli terapi hedefidir.4,5

Betül Çetintulum Huyut

Klinik Psikolog, Bilişsel ve Davranışçı Terapist

Yayımlandığı Tarih: 04/12/2022
image
  1. Amerikan Psikiyatri Birliği. Ruhsal Bozuklukların Tanısal ve Sayımsal Elkitabı, Beşinci Baskı (DSM-5), Tanı Ölçütleri Başvuru El kitabı. (çeviri ed. E. Köroğlu) Ankara, Hekimler Yayın Birliği, 2013.
  2. De Jong, J. T., Komproe, I. H., Van Ommeren, M., El Masri, M., Araya, M., Khaled, N., Somasundaram, D. (2001). Lifetime events and posttraumatic stress disorder in postconflict settings. Jama, 286 (5), 555 - 562.
  3. Foa, E. B., Zinbarg, R., Rothbaum, B. O. (1992). Uncontrollability and unpredictability in post-traumatic stress disorder: an animal model. Psychological bulletin, 112 (2), 218.
  4. Şalcıoğlu, E., Başoğlu, M. (2010). Control-Focused Behavioral Treatment of Earthquake Survivors Using Live Exposure to Conditioned and Simulated Unconditioned Stimuli. Cyberpsychology, Behavior, and Social Networking, 13 (1), 13–19.
  5. Başoglu, M., Şalcıoglu, E. (2011). A mental healthcare model for mass trauma survivors: Control-focused behavioral treatment of earthquake, war and torture trauma. Cambridge University Press.