Panik Bozukluk ve Agorafobi

Panik bozukluk nedir? 

Panik ataklar çoğunlukla bir sebebe bağlı olmadan, beklenmedik bir biçimde ortaya çıkan, yoğun fiziksel belirtilerin eşlik ettiği korku ataklarıdır.1 Kişiler aniden ortaya çıkan ve biyolojik bir soruna dayanmayan bu belirtiler karşısında yoğun sıkıntı yaşarlar. Ortaya çıkan bedensel belirtiler kişiden kişiye değişse de en sık görülen belirtiler şunlardır: 1  

Kimi kişilerde bu belirtilere “Kalp krizi geçiriyorum, öleceğim.”, “Deliriyorum”, “Bayılacağım ve insanlara rezil olacağım” gibi felaket düşünceleri eşlik ederken, kimi kişiler bu fiziksel belirtileri bir felaketin işareti olarak görmezler. Ancak yine de bu belirtileri yaşamaya yönelik aşırı kaygı duyarlar. 

Her beş kişiden biri hayatı boyunca en az bir kez panik atak yaşar ancak panik atak geçiren herkes panik bozukluk geliştirmez.2 Yani panik atak geçirmek ve panik bozukluk aynı şeyler değildir. Panik bozukluk kişinin “ya panik atak yaşarsam” beklentisi ile sürekli kaygı duyduğu ve hayatını panik atak geçirmeme çabasıyla şekillendirmeye çalıştığı bir sorundur. 

Panik bozukluk belirtileri nelerdir? 

Gelecekte tekrar panik atak geçirmeye ve atak sonrasında olabileceklere yönelik yoğun kaygı duymak ve bu kaygıya bağlı olarak ortaya çıkan önemli davranış değişikliklerinin olması panik bozukluk belirtileridir. 

Kişi panik ataklarını ortaya çıkarabileceğini düşündüğü birçok aktiviteden, yerden, durumdan kaçınmaya başlar. Yaygın görülen kaçınma davranışları şunlardır:  

Panik bozukluk geliştiren bazı kişilerde agorafobi de görülebilmektedir.  

Agorafobi nedir? 

Agorafobi, ortaya çıkmasından kaygı duyduğu fiziksel belirtileri yaşama ihtimalini yüksek bulduğu, bu belirtiler ortaya çıkarsa kaçmanın veya yardıma ulaşmanın zor olacağına inandığı yer ve alanlarda bulunma korkusudur. Söz konusu fiziksel belirtiler panik atak belirtileri olabileceği gibi, kusmak, bayılmak, şiddetli baş dönmesi yaşamak gibi farklı bedensel tepkiler de olabilir. Topluluk içinde bu belirtileri yaşayıp utanç verici bir duruma düşmek, kişi için bir diğer kaygı kaynağıdır.  

Kişi bir sıkıntı yaşamayacağından ve kaygı deneyimlemeyeceğinden “emin olmak” için bu belirtilerin ortaya çıkabileceği yerlerden kaçınmaya başlar. Agorafobi nedeniyle en çok kaçınılan yer ve durumlar şunlardır:1  

  1. Toplu taşıma araçları  
  2. Açık alanlar (parklar, köprüler, sahiller, otobanlar vb.)  
  3. Kapalı alanlar (market, sinema, alışveriş merkezi, asansör vb.)  
  4. Kalabalık alanlar (konserler, etkinlikler, banka kuyruğu gibi sıra olunması gereken yerler vb.)  
  5. Ev dışarısında yalnız olmak   

Panik bozukluk ve agorafobi nasıl sürer? 

Panik bozuklukta ve agorafobide kişi, istenmeyen fiziksel belirtileri yaşamaya yönelik kaygısını bu belirtilerin ortaya çıkma ihtimali olan yer ve durumlardan kaçınarak veya çeşitli tedbirler alarak (örneğin sürekli tansiyonunu ölçmek, bir yakınıyla dışarı çıkmak, sağlık kuruluşlarına yakın yerlere gitmek vb.) yönetmeye çalışır. Böylece kaygılarında kısa süreli bir rahatlama sağlar. Ancak bahsi geçen tüm bedensel duyum, yer ve durumlar kişide kaygı ve rahatsızlık yaratmaya devam eder. Kişi kaçındıkça b kaygısını tolere etmeyi öğrenemez, davranışı üzerinde kontrolü kaybolur. Kaçınmanın etkileri yalnızca kaygının sürekliliğine sebep olmasıyla sınırlı değildir. Kaygı kişinin hayatını kontrol eder hale gelir. İstenmeyen belirtiler yaşamak kaygısıyla kişi giderek eve kapanır, zevk aldığı aktivitelerle uğraşmayı bırakır, dışarı çıkmadıkça sosyal hayatı kısıtlanır, ilişkileri ve iş hayatı olumsuz etkilenir. Tüm bunların sonucu olarak kişi kaygıya bağlı bir depresyon geliştirebileceği gibi kaygının kontrolünde kaldıkça özgüveni zedelenebilir. 

Panik Bozukluk ve agorafobinin etkili tedavisi 

Panik bozukluk ve agorafobi tedavisi için çeşitli tedaviler içinde ilk sırada önerilen yaklaşım Bilişsel Davranışçı Terapi, yani BDTdir.3 Yapılan araştırmalar ortalama 12-16 seansta danışanların sorunlarında anlamlı bir iyilik halinin ortaya çıktığını göstermektedir. Bu iyilik hali;  

BDT ile tedavinin en önemli kazanımı iyilik halinin kalıcı olmasıdır. Yani, tedavi alan kişilerin sorunlarında kalıcı bir düzelme olur ve bu sorunlar çok az kişide tekrarlar.

Kaynaklar

1 American Psychiatric Association. (2013). Diagnostic and statistical manual of mental disorders (5th ed.). Washington, DC. 

2 Kessler, R., Chiu, W., Jin, R., Ruscio, A., Shear, K., & Walters, E. (2006). The Epidemiology of Panic Attacks, Panic Disorder, and Agoraphobia in the National Comorbidity Survey Replication. Archives Of General Psychiatry, 63(4), 415. https://doi.org/10.1001/archpsyc.63.4.415 

3 National Institute for Health and Care Excellence (2011). Generalized Anxiety Disorder and Panic Disorder in Adults: Management, Clinical Guideline (CG113). https://www.nice.org.uk

Danışan odaklı etkili terapistler

Ekibimiz Prof. Dr. Ebru Şalcıoğlu’nun BDT Eğitimlerini tamamlamış, süpervizyonu altında klinik deneyim kazanmış, geliştirdiği model çerçevesinde çalışan klinik psikologlardan oluşmaktadır.

prof-dr-ebru-salcioglu
Ebru şalcıoğlu

Prof. Dr.

klinik-psikolog-dilara-ayata
Dilara ayata

Klinik Psikolog

dr-klinik-psikolog-betul-cetintulum-huyut
Betül çetintulum huyut

Dr. Klinik Psikolog

klinik-psikolog-ozge-cansu-baslamis
Özge Cansu başlamış

Klinik Psikolog

klinik-psikolog-atakan-akturk
Atakan aktürk

Klinik Psikolog

klinik-psikolog-ecem-guloglu
Ecem güloğlu

Klinik Psikolog

klinik-psikolog-emine-ozkan
Emine özkan veyselgil

Klinik Psikolog

klinik-psikolog-selin-sak
Selin sak

Klinik Psikolog

Klinik Asistanlar

Şimay Tutku ceyhan

Psikolog

Kaan akpınar

Psikolog

Bizimle İletişime Geç
Bir Sorun mu Var?

Mesaj Gönder

image