Kumar bağımlılığı, kişinin kumar oynamaktan kendini alıkoyamadığı ve ciddi işlevsellik kaybı yaşadığı davranışsal bir bağımlılıktır. Çeşitli kaynaklarda patolojik kumar oynama veya kumar bozukluğu olarak da tanımlanır. Kumar bağımlılığı olan kişi, kumar oynamaya yönelik güçlü bir dürtü hisseder, kumar oynarken sık sık büyük riskler alır ve maddi manevi kayıplarla karşılaşır. Kişinin kumar oynarken başta ödediği paranın miktarı veya ortaya koyduğu eşyanın değeri sabit değildir. Kişinin kazancına ya da kaybına göre aldığı risk değişkendir.
Kumar çok çeşitli oyunları içerisinde barındıran şemsiye bir terimdir. Kişi farklı ortamlarda ve koşullarda kumar oynayabilir. En sık rastlanan kumar çeşitleri arasında kumarhane oyunları (poker, rulet vs.), slot oyunları (video içerikli teknolojik makineler), spor bahisleri (at yarışı, takım sporları vs.), organizasyon ve ödül bahisleri (Eurovision, Oscar vb.), piyango ve mobil uygulamalar vardır.
Her kumar oynayan kişiye bağımlı demek doğru olmaz. Kumar oynama davranışının bağımlılığa dönüştüğünü gösteren birtakım belirtiler bulunmaktadır. Kumar bağımlılığı olan biri:1
Kumar bağımlılığının gelişmesine etki edebilecek birçok faktör bulunabilir. Kişinin genetik yatkınlığı, psikolojik durumu, sosyal ve çevresel faktörleri bağımlılığın gelişmesine sebep olabilir. Bu faktörlerin, çeşitli zaman dilimlerinde birbirleriyle etkileşimleri kumar oynama davranışının bağımlılığa dönüşmesinin olasılığını artırabilir.
Diğer aile bireylerinde ve/veya aile geçmişinde kumar bağımlılığı öyküsü olması, kişinin kumar bağımlısı olma ihtimalini artırır. Kumar bağımlılığında, kalıtım ve genetik yatkınlık üzerine yapılan çalışmalar bu faktörler arasında güçlü bir ilişki olduğunu bulmuştur. İkiz kardeşler üzerine yapılan bir çalışmada kumar bağımlılığının %50 ila %60 arasında kalıtımsal nedenlerle geliştiği bulunmuştur.2 Yapılan bir başka araştırma ise birinci derece akrabalarında kumar bağımlılığı olan kişilerin kumar bağımlısı olma ihtimallerinin %8 oranında arttığını göstermiştir.3 Buna göre kişi, kumar oynama davranışını birinci derece yakınlardan gözlemsel olarak öğrenebilir ve genetik yatkınlıkla birlikte kumar bir bağımlılığa dönüşebilir.
Kişinin deneyimlediği çeşitli psikolojik sıkıntılar kumar oynama davranışını ve bağımlılık geliştirme ihtimalini arttırır. Yapılan çalışmalar kumar bağımlılığının başka psikolojik sorunlarla komorbid görüldüğünü bulmuştur.
Kumar bağımlılığı risk faktörleri arasında düşük ekonomik düzeyin etkisinden söz edilebilir. Yapılan çalışmalarda gelir düzeyi ve statü azaldıkça kumar oynama davranışının ve bağımlılık riskinin arttığı bulunmuştur.9,10 Kumar bağımlılığı riskini artıran bir diğer noktanın ise coğrafi avantaj ve kültürel farklılıklar olduğu söylenebilir. Yapılan çalışmalar kumarhanelerin yoğun olarak bulunduğu bölgelerde yaşayan kişilerin, bağımlılık geliştirme olasılıklarının diğerlerine göre daha yüksek olduğunu göstermektedir.11 Yapılan bir başka çalışmada ise Doğu ve Asya kültürlerinde kumar oynama davranışının normal kabul edilmesinin, bu kültüre sahip kişilerde bağımlılık riskini artırabileceği bulunmuştur.12
Kumar bağımlılığı önemli bir psikolojik sorundur. Kişinin bireysel ve sosyal yaşamında ciddi sorun ve sıkıntılarla karşılaşmasına neden olur. Kumar bağımlısı kişi zamanının büyük bir kısmını kumar oynayarak geçirdiğinde sosyal becerileri azalabilir, sosyal çevresi daralabilir, arkadaşlıkları zarar görebilir ve sosyal olarak yalnız kalabilir.13 Kumar bağımlılığı kişinin iş hayatında olumsuzluklar yaşamasına neden olur. Örneğin, kişinin iş verimliliği düşebilir, iş kaybı ve maddi zorluklar yaşayabilir. Kişi kumar bağımlılığı nedeniyle ailevi ilişkilerinde zorluklar yaşayabilir. Engelleyemediği kumar davranışı nedeniyle evlilik süreci sonlanabilir, aile birliği bozulabilir. Yapılan bazı çalışmalarda kumar bağımlılığının cinsel yaşama olumsuz etkileri olduğu bulunmuştur. Kumar oynama sıklığı ve şiddeti arttıkça kişinin cinsel işlev bozukluklarıyla karşılaşma ihtimali artmaktadır.14,15
Kişinin kumar oynamaya devam etmesindeki temel motivasyonu, ödeyeceği bedelin daha değerli bir ödüle dönüşmesidir. Yani kişi, gözden çıkardığı parayı ya da değerli bir eşyayı risk alarak kazanca dönüştürmek ister. Bununla beraber, kumar oynamanın işlevi kişiden kişiye değişebilir veya kişi için dönemsel değişiklikler gösterebilir. Kumara bağımlı olan kişi, stresle baş etmek için kumar oynayabilir. Bu sayede, stresli durumdan kendini uzak tutar ve bazen aldığı riski maddi kazanca dönüştürüp iyi de hisseder. Böylece hem stresten uzaklaşarak hem de maddi kazanç elde ederek kumardan fayda sağladığını düşünür. Davranışın sürmesinin bir diğer nedeni de kişinin yaşadığı maddi zorluklar olabilir. Bu durumda kişi, az bedel ödeyerek çok kazanç sağlama motivasyonuyla sorunun üstesinden gelmek ister. Kişinin kısa vadede maddi kazanç sağlaması kumar oynamaya devam etmesine neden olur. Ancak kişi, aldığı riskler nedeniyle uzun vadede kumardan sağladığı kazancını ve hatta kumar dışında kazandıklarını kaybeder. Kaybettiği miktarı geri kazanmak için daha fazla oynar. Böylece kişi kumar döngüsünün içine hapsolur.
Kumar bağımlılığı tedavisi üzerine yapılmış araştırmaları inceleyen bir çalışma, kumar bağımlılığı tedavisinde BDT yani açılımıyla Bilişsel Davranışçı Terapi’nin etkili olduğunu bulmuştur.16 BDT’nin esas alındığı psikoterapi sürecinde, ilk olarak kişinin kumar oynama davranışı ve bağımlılık arasındaki bağlantıyı kurması sağlanır. Kişinin kumarla ilişkisini kavramsallaştıran, nedenselliklerin kavramsallaştırıldığı formülasyon danışanla birlikte hazırlanır.17 Formülasyon sayesinde kişinin kumar oynama davranışını sürdüren mekanizma ve bağımlı davranışın sonuçları açığa kavuşturulur. Kumar oynamaya devam etmenin neden olduğu sorunlar listelenir ve bu sorunları önlemeye yönelik hedefler belirlenir. Belirlenen hedefler doğrultusunda, planlanan egzersizlerle birlikte, kişinin kumarı bırakması ve kumar oynadığı için ortaya çıkan çeşitli sorunların önüne geçmesi sağlanır.
Kumar bağımlılığı bireysel ve toplumsal açıdan ciddi sorunlara neden olan davranışsal bir bağımlılık türüdür. Kumar bağımlılığını önlemek ve toplumsal farkındalık kazandırmak için çeşitli politikalar belirlenebilir. Toplumda kumar bağımlılığıyla ilgili farkındalığın artması için çeşitli medya platformları kullanılabilir, okullarda çeşitli farkındalık eğitimleri verilebilir. Yapılan bir çalışmada, toplum yararına yapılan farkındalık stratejilerinin kumar oynama davranışını ve davranışın bağımlılığa dönüşme riskini azalttığı bulunmuştur.18 Kumar bağımlısı kişilerin bir araya gelerek bu soruna yönelik destek grubu oluşturması, birbirleriyle etkileşim içinde bulunmaları, yaşadıkları sorunun üstesinden gelmeleri için yardımcı olabilir. Aynı zamana kişinin terapi sürecine olumlu katkı sağlayabilir.19
Kumar bağımlılığı kişinin çeşitli yaşam alanlarında olumsuz etkilerle karşılaşmasına neden olur. Kumar bağımlılığının neden olduğu sonuçlar doğrultusunda kişi maddi kayıplar yaşayabilir, işini kaybedebilir. Bu sorunlarla karşılaşan kişinin aile birliği bozulabilir. Tüm bunların yanı sıra, kumar bağımlılığı suç oranlarını artırabilir. Yapılan bir çalışmada kumar bağımlılığı arttıkça suç oranın da doğru orantıda arttığı bulunmuştur.20
Ekibimiz Prof. Dr. Ebru Şalcıoğlu’nun BDT Eğitimlerini tamamlamış, süpervizyonu altında klinik deneyim kazanmış, geliştirdiği model çerçevesinde çalışan klinik psikologlardan oluşmaktadır.